23.1.09

Kendimize gelelim

İçimizi parçalayan, bizi insanlığımızdan utandıran görüntülerle karşılaştığımda, o kareyi dondurur, hadi mesleki terimle ifade edeyim, sıkı bir zoom out yaparak uzaklaşırım. Uzaklaşmamın iki amacı vardır: Birincisi, gerçekten kaçarım, içim kaldırmaz. İkincisi, ki bu sonuçtur, dışına çıkarım. Dışarıdan bakarım. Tıpkı Ay gibi.

Gördüğüm, Dünya'dır.

Uzaklaşırken görülen, anlaşılan, derinleşen ve bir şekilde açıklanabilir olan her şey, önemini yitirir. O kareyi oluşturan tarihi, sosyal, dini, siyasi ya da insan elinden çıkma ne varsa, rolünü oynar, sahneyi terk eder.

Geriye Dünya ve üzerinde tutunmaya çalışan insan ırkı kalır. İnsan evladının iflah olmaz geri zekalılığına yüz binlerce yıldır tahammül eden Dünya..

Evrimin ya da inanışa göre yaradılışın bir yerinde büyük bir aksaklık, vahim bir hata olmalı. Bu, öyle bir hata ki, doğrudan kendi yok oluşuna programlamış sanki insanı. Farkına varıp el atanların elinde kalıyor, yama yapsan tutmuyor, düzeltmeye çalışsan dümdüz oluyor.

Kendi ırkının geleceği, umudu olan çocuklarını bombalayan, onları canlı bomba haline getiren, savaşta eline taş, silah, sopa verip ön saflara süren, üzerlerinde deney yapan, küçük bedenlerini meşrebine göre kullanan, zehirli hava solutan, ölümüne çalıştıran, hormon takviyesiyle bombadan beter hale getiren ve, bedenine, ruhuna, zekasına onarılmaz yaralar açacak maddelerin bağımlısı yapan, başka bir canlı türü var mıdır diye düşünürüm.

Ve ben, ziyadesiyle salak olduğum için, insanı sadece "insan" olarak anlamak, tanımak ve ait olmak isterim. Bana iradem dışında verilen bütün kimlikleri unutmak isterim, bu kimliklerin bazıları zaman zaman benim için çok önemli olsa bile. Çünkü anlarım ki, insanı "insan" olmaktan uzaklaştıran, aslında bu kimliklerdir.

Bizler belki de, Kızılderililerin tanımıyla "Her yerde olan ruhun" bildiğimiz bu evrende, adını koyduğumuz bu galakside, gezegenlerini saydığımız bu yıldız sisteminde ve üzerinde tepinip, kıymetini bilmediğimiz bu gezegende "yaşayan" parçalarıyız. Adımız: İnsan..

Kendimize gelelim..

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Blog Widget by LinkWithin